Koronavirüs Hakkında Merak Edilenler

KORONAVİRÜSTEN KORUNMA TEBDİRLERİ

Koronavirüsten korunmak için tüm dünyada alınan tedbirlerin bizim ülkemizde de uygulanması gerekmektedir. Bunlar da öncelikle virüsün mekanik olarak uzaklaştırılması ve temasın engellenmesi şeklinde özetlenebilir.

Hastalığın ölüme sebep olma oranı yaşla artmakta olup, 9 yaş altında ölüm bildirilmemiş olup, ölüm oranı 60 yaşına kadar da %1 ve altındadır. 60 yaşından sonra ise her 10 yıllık yaş diliminde ölüm riski katlanarak artmaktadır.

Aşağıda yazdığımız her madde Coronavirüs için olduğu kadar İnfluenza için de geçerli kabul edilebilir. Bunlar uygulanırsa adı geçen hastalık için de tedbir alınmış olacaktır.

 

Hijyende nelere dikkat etmek gerekir?

Devamlı ellerin yıkanması ve ellerin ağıza götürülmekten kaçınılması en önemli noktadır. Sıvı ya da katı sabunlarla 30 saniyenin altında olmamak kaydı ile ellerin köpürtülerek yıkanması en etkili tedbirdir.

Virüs temas ve damlacık yolu ile geçebildiğinden özellikle el sıkışma ve öpüşme geleneğinin terkedilmesi çok önemlidir. Hasta olmayan ve hastalık geliştirmeyecek bir kişi düşük ihtimal de olsa sık el sıkışma ile taşıma yapabilir.

El dezenfektanlarının tamama yakını ve 70 derece üzeri kolonya virüse karşı etkilidir. Konuyu özetlemek gerekirse, virüs olabilecek yüzeylere dokunmamak ve dokunduysak da dezenfekte olmak, eli ağıza götürmemek önemlidir. Ayrıca kişilere 1.5 metreden daha uzak durmak da çok ciddi olarak bulaşmayı engelleyebilmektedir.

 

El dezenfektanlarının niteliği nasıl olmalı?

Standart el dezenfektanları ve kolonya ile alkol çözeltileri işe yarar. Esas önemli olan su ve sabun ile tam mekanik temizlik yapılmasıdır.

 

Grip belirtileri gösterenler ne yapmalı?

Halk arasında “Domuz Gribi” diye de bilinen “influenza enfeksiyonları” ile “Covid-19 virüsü” ile olan enfeksiyonun belirtileri birbirine çok benzer. İkisi arasındaki temel fark influenzada olan yaygın kas ağrısının Covid-19 enfeksiyonundan daha az olması ve coronavirüs enfeksiyonunun özellikle nefes darlığı ile kendini belli etmesidir. Belirtileri gösterenler özellikle ciddi yüksek ateş ve nefes darlığı yoksa bile kendilerini izole etmeli, işe ve okula gitmemelidirler. Birlikte yaşadıkları insanlar ile teması minimuma indirerek iki hafta süreyi izole bir ortamda geçirmelidirler. Her basit belirtili hastanın sağlık kuruluşlarına başvurması olası yayılmaları ciddi düzeyde arttırmaktadır. Esas olan, özellikle genç hastada çevreden izole geçirilecek iki haftadır. Bu süre içinde belirtiler ağırlaşır, ateş ve nefes darlığı tedrici olarak artar ise ve virüsün olduğu ülkelere yolculuk ya da oradan gelenler ile temas öyküsü varsa acile başvurulmalıdır.

 

Beslenmede nelere dikkat edilmeli?

Özel bir beslenme şekli yoktur. Faydalı olduğu kanıtlanmış besin ya da yemek de yoktur. Bilimsel olmayan çorba ya da baharat tariflerine inanmamalı, hatta bu tip yiyecekleri satan yerlere virüs taşıyanların gelme ihtimalinin fazla olduğunu unutmamalıdır. Zira bazı yanlış ve temelsiz bilgiler ile grip belirtileri gösterenler belli bir çorbayı içsinler denmiş, gripliler topluca çorbacılara yönlendirilmiş olabilir.

 

Özellikle diyet yapanlar bu dönemde diyetlerini bıraksınlar mı?

Böyle bir tavsiye bilimsel değildir. Ancak her sene yaza doğru yapılan ölüm açlığına benzer diyetler kişiyi dirençsiz bırakabilir. Protein ve vitamin içeriği dengeli gıdalar tüketilmelidir.

 

Sigara içmek nasıl etkiliyor?

Sigara akciğerleri zedeleyen bir alışkanlık olduğundan özellikle belli yaş üzerinde ölüm riskini arttırmaktadır. Sigaraya bağlı Kronik Akciğer Hastalığı sahibi olanlar ise çok ciddi risk altındadır.

 

İç Hastalıkları Uzmanı

Dr. Ahmet Faruk Yağcı

EN AR RU FR